Paroksetin antidepresan
Prospektüs Bilgileri:
Her film tablet 20 mg paroksetin serbest baza eşdeğer paroksetin hidroklorür içermektedir. Yardımcı madde : Titanyum dioksit.
Farmakodinamik özellikler: Paroksetin, güçlü ve selektif bir serotonin (5-hidroksitriptamin, 5-HT) geri alım inhibitörüdür ve antidepresan etkisinin ve Obsesif Kompulsif Hastalık (OKH) ve panik hastalıklarının tedavisindeki etkinliğinin beyin nöronlarındaki serotonin geri alımına uyguladığı spesifik inhibisyonla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Paroksetinin trisiklik, tetrasiklik ve mevcut diğer antidepresanlarla kimyasal açıdan ilgisi yoktur. Paroksetinin muskarinik kolinerjik reseptör afinitesi düşüktür. Selektif serotonin geri alım inhibitör etkisine göre in vitro çalışmalar trisiklik antidepresanlardan farklı olarak paroksetinin alfa 1, alfa 2, beta-adrenoseptör, dopamin (D2), 5-HT1, 5-HT2 ve histamin (H1) reseptörlerine afinitesinin az olduğunu göstermiştir. İn vitro post sinaptik reseptörlerle bu etkileşim eksikliği SSS depresanlarının ve hipotansif özelliklerin eksikliğini gösteren in vivo çalışmalarla doğrulanmıştır. Diğer selektif 5-HT geri alım inhibitörleri gibi, paroksetin de daha önce monoamin oksidaz (MAO) inhibitörleri ya da triptofan verilen hayvanlara uygulandığında aşırı 5-HT reseptör uyarımı semptomlarına neden olur. Paroksetinin 5-HT geri alımını inhibe etmek için gerekli dozlarının üzerinde zayıf aktivasyon gösterdiği davranışsal ve EEG çalışmalarında görülmüştür. Aktivasyon özellikleri “amfetamin benzeri” tabiatta değildir. Paroksetin sağlıklı kişilere uygulandığında, kalp basıncı, kalp hızı ve EKG’de klinik belirgin değişiklikler göstermemiştir. Çalışmalar göstermiştir ki, noradrenalin geri alımını inhibe eden antidepresanlardan farklı olarak paroksetin, guanetidinin ın aralığı sağlıklı yetişkin denekler ile örtüşmektedir.
Endikasyonları:
Paroksetin, güçlü ve selektif bir serotonin (5-hidroksitriptamin, 5-HT) geri alım inhibitörüdür. Depresyon tedavisinde (başlangıçta yeterli cevap alındıktan sonra, Paroksetin ile tedaviye devam edilmesi depresyon relapsının önlenmesinde etkilidir); obsesif kompülsif bozukluk (OKB) semptomlarının tedavisi ve relapsın önlenmesi; agorafobi ile birlikte veya agorafobi olmaksızın panik bozukluğu semptomlarının tedavisi ve relapsın önlenmesi ve sosyal anksiyete bozukluğu / sosyal fobi tedavisinde endikedir.
Kontrendikasyonları:
Paroksetine veya ilacın bileşimindeki maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılığı olanlarda kullanılmamalıdır. Paroksetin CR tablet, monoaminoksidaz inhibitörleri (MAO) ile birlikte veya MAO inhibitör tedavisinin kesilmesini takip eden 2 hafta içinde kullanılmamalıdır. Benzer şekilde, Paroksetin CR tabletle tedavinin kesilmesini takip eden 2 hafta içinde MAO inhibitörü alınmamalıdır (bkz. İlaç Etkileşmeleri). Paroksetin CR tioridazin ile birlikte kullanılmamalıdır; çünkü CYP450 2D6 hepatik enzimini inhibe eden diğer ilaçlarda olduğu gibi, paroksetin tioridazin plazma düzeylerini yükseltebilir (bkz. İlaç Etkileşmeleri). Tioridazin tek başına kullanıldığında “torsades de pointes” gibi ciddi ventriküler aritminin eşlik ettiği QTc aralığı uzamasına ve ani ölüme yol açabilir.
Uyarılar / Önlemler:
Paroksetin CR tedavisi MAO inhibitörleriyle yapılan tedavinin kesilmesinden en az 2 hafta sonra dikkatle başlatılmalıdır ve paroksetin CR dozajı optimal cevap alınana kadar aşamalı olarak artırılmalıdır (bkz. Kontrendikasyonlar ve İlaç Etkileşmeleri). Diğer SSRI’larda olduğu gibi Paroksetin CR de nöroleptik alan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır; çünkü bu kombinasyonla Nöroleptik Malignant Sendromu vakalarını düşündüren semptomlar bildirilmiştir.
Mani hikayesi: Tüm antidepresanlarda olduğu gibi, paroksetin CR mani hikayesi olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Triptofan: Triptofanın bir başka selektif 5-HT geri alım inhibitörü ile birlikte alınmasında advers deneyimler rapor edildiğinden, paroksetin CR triptofan tedavisi ile birlikte alınmamalıdır (bkz. İlaç Etkileşmeleri).
Kardiyak Durumlar: Kardiyak durumları olan hastalarda her zamanki önlemler alınmalıdır.
Epilepsi: Tüm antidepresanlarda olduğu gibi, paroksetin CR epilepsi hastalarında kullanılırken dikkatli olunmalıdır.
Nöbetler: Toplamda, paroksetin ile tedavi edilen hastalarda nöbetlerin meydana gelme sıklığı %0.1’den azdır.
Nöbet gelişen hastalarda paroksetin kullanımı kesilmelidir.
İntihar/İntihar fikri ve psikiyatrik bozukluklar: İntihar girişimi olasılığı majör depresif bozukluğun doğal bir parçası olup, belirgin bir iyileşme görülene dek mevcut olabilir. Düzelme, tedavinin ilk birkaç haftası veya sonrasında görülemeyebileceğinden, hastalar düzelme olana kadar yakından izlenmelidir.
Paroksetin reçete edilen diğer psikiyatrik durumlar da artmış intihar eğilimi davranışları ile ilişkili olabilir. Ek olarak, bu durumlar majör depresif bozukluk ile beraber seyredebilir. Bu nedenle,majör depresif bozukluğu olan hastaların tedavisi sırasında gösterilen dikkat diğer psikiyatrik hastaların tedavisi esnasında da gösterilmelidir.
Elektrokonvulsif Tedavi (ECT): Paroksetin CR’ın ECT ile beraber verilmesi hakkında kısıtlı klinik deneyim vardır.
Glokom: Diğer SSRI’larda olduğu gibi, paroksetin nadiren midriyazise neden olmuştur ve dar açılı glokom hastalarında kullanılırken dikkatli olunmalıdır. Hiponatremi, yaşlılarda daha baskın olmak üzere ender olarak rapor edilmiştir. Hiponatremi genelde paroksetinin kesilmesinden sonra düzelmiştir. Paroksetin tedavisinden sonra deri ve mukoza membran kanamaları rapor edilmiştir. Bu yüzden paroksetin CR kanama riskini artıran ilaçlarla birlikte kullanılırken ve kanamaya eğilimli ve predispozan faktörleri olan hastalarda kullanılırken dikkatli olunmalıdır.
Paroksetin tedavisinin kesilmesi ile görülen semptomlar: Bazı hastalarda paroksetin tedavisi kesildiğinde, özellikle de tedavi aniden durdurulduğunda semptomlar görülebilir (bkz. Yan Etkiler/Advers Etkiler). Bu nedenle tedavinin kesilmesi sırasında dozun kademeli olarak azaltılması tavsiye edilmektedir (bkz. Kullanım Şekli ve Dozu).
Gebelikte ve emzirme döneminde kullanımı: Gebelik kategorisi: C. Paroksetinin insan gebeliğinde güvenliği henüz kanıtlanmamıştır ve bu yüzden paroksetin CR gebelik sırasında kullanılmamalıdır ve emziren annelerde sadece potansiyel faydanın olası riskten fazla olduğu durumlarda kullanılmalıdır.
Araç ve makina kullanmaya etkisi: Klinik deneyimler paroksetin tedavisinin kognitif ya da psikomotor fonksiyona zarar vermediğini göstermiştir. Ancak, diğer bütün psikoaktif ilaçlarla olduğu gibi, hastalar araba ve makine kullanma becerileri konusunda uyarılmalıdır. Paroksetin alkolün yol açtığı zihinsel ve motor bozukluğu artırmasa da, hastaların paroksetin ve alkolü birlikte kullanması tavsiye edilmez.
Yan Etkiler:
Kontrollü klinik araştırmalarda, en sık gözlenen advers etkiler; mide bulantısı, uykulu hal, terleme, titreme, asteni, ağız kuruluğu, uykusuzluk, cinsel fonksiyon bozukluğu (impotans ve ejakülasyon bozuklukları dahil), baş dönmesi, kabızlık, ishal ve iştah kaybıdır. Advers etkilerin şiddeti ve sıklığı tedaviye devam edilmesiyle azalabilir ve genellikle tedavinin kesilmesine yol açmaz. Buna ilaveten, klinik kullanımı sırasında rapoe edilen yan etkiler: Sinir Sistemi: Serotonerjik sendroma ilaveten halüsinasyonlar, hipomani ve huzursuzluk bildirilmiştir. Diğer selektif serotonin geri alım inhibitörlerinde olduğu gibi konfüzyon da bildirilmiştir. Oro-fasiyal distoni de dahil ekstrapiramidal reaksiyonlar bildiren bazı raporlar vardır. Bazen bu reaksiyonlar nöroleptik ilaç kullanan hareket bozukluğu olan hastalarda meydana gelmiştir. Konvülsiyona ait nadir vaka bildirimi vardır. Nöroleptik malign sendromu da (nöroleptik tedaviyi yeni bırakan veya birlikte kullanan hastalarda meydana gelir) nadiren bildirilmiştir. Sindirim Sistemi: Kusma ve hepatik enzimlerde yükselme bildirilmiştir. Şiddetli karaciğer anormallikleri nadiren bildirilmiştir. Karaciğer fonksiyon test sonuçlarında uzun süreli bir yükselme olursa kullanıma son verilmelidir. Deri ve uzantıları: Kızarıklık (kaşıntı veya anjiyoödemin eşlik ettiği ürtiker dahil) ve fotosensitivite reaksiyonlarına ait nadir vakalar bildirilmiştir. Metabolik/endokrin: Nadiren hiponatremi bildirilmiştir. Bu yaşlılarda daha baskındır ve uygun olmayan anti-diüretik hormon sekresyonu sendromu ile ilişkili olabilir. Hiponatremi ilacın kesilmesiyle genellikle ortadan kalkar. Nadiren hiperprolaktinemi/galaktore semptomları bildirilmiştir. Kardiyovasküler: Diğer selektif serotonin geri alım inhibitörlerinde olduğu gibi, daha önce hipertansiyonu olan veya huzursuzluk çeken hastalarda tansiyonda geçici değişiklikler bildirilmiştir. Taşikardi nadiren rapor edilmiştir.Hematolojik: Anormal kanamalar (çoğunlukla ekimoz ve purpura) bildirilmiştir. Trombositopeni nadiren bildirilmiştir.Diğer: Akut glokom, üriner retansiyon ve periferal ödeme ait nadir vakalar bildirilmiştir. Trisiklik antidepresanlara nazaran ağız kuruması, konstipasyon ve uykulu hali daha az neden olur. Ani olarak kesilmesini takiben baş dönmesi, duyusal bozukluk (örneğin parestezi), anksiyete, uyku bozuklukları (kabus dahil), ajitasyon, titreme, mide bulantısı, terleme ve konfüzyon bildirilmiştir. Bunlar genellikle bir süre sonra kendiliğinden ortadan kalkar ve nadiren semptomatik tedavi gerekir. Bu semptomların görülme riski daha yüksek olan özel bir hasta grubu yoktur; bundan dolayı antidepresif tedavi artık gerekmediğinde, dozun azaltılması veya gün aşırı verilmesi suretiyle kademeli olarak ilacın kesilmesi önerilir. Manik reaksiyonlar nadiren bildirilmiştir. Bulanık görme bildirilmiştir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder